Uçun Kuşlar Uçun İzmir'e Doğru... İSMAİL ŞÜKRET GÜNYER'in Sakız Adası'yla İlgili hazırladığı yazıyı , Muammer Ketencioğlu'nun seslendirdiği "Uçun kuşlar uçun, İzmir'e doğru" türküsü eşliğinde okumaya ne dersiniz?
Çeşme’nin kadim komşusu Sakız Adası’ndaki Osmanlı yadigârı eserler hâlâ varlığını sürdürüyor.1912’de Yunanistan’a bağlanan, 30 Ocak 1923 tarihinde Yunanistan’la Türkiye arasında imzalanan mübadele sözleşmesi uyarınca adada Müslüman nüfus kalmayınca özellikle camiler bir dönem kapatıldı, sonra amaçları dışında kullanılmaya başlandı.Sakız’ın siluetinde ilk göze çarpan Mecidiye Camii’nin kubbesi ve minaresi.1850 yılında Abdülmecid tarafından yaptırılan Mecidiye Camii’nin kitabesi ve tuğrası duruyor. Avlusunda bir de sebili var.Cami bugün Bizans Müzesi olarak kullanılıyor.Caminin karşısında Vounaki Meydanı’nda (Kılınç Meydanı) 1900 yılında yapılmış 117 yıllık Hamidiye Çeşmesi olanca güzelliğiyle duruyor.Adadaki bir diğer çeşme de 1767 yılında Kaptan-Derya Mehmed Paşa tarafından yaptırılan Mehmed Paşa Çeşmesi.
KALE İÇİNDEKİ ESERLER Sakız Kalesi’nin içindeki Osmanlı eserleri de ilgi çekiyor. Kaleye girişin hemen solunda Karaali Mezarlığı var.Mezarlık koruma altında.Mezarlığın biraz ilerisinde 1891 yılında İkinci Abdülhamid tarafından yaptırılmış dikdörtgen planlı Hamidiye/Bayraklı Camii ezansız ve cemaatsiz duruyor.Günümüzde depo olarak kullanılan caminin minaresi yok, ama kitabesi ve tuğrası yerinde.Kale içinde bir başka Osmanlı eseri de Piyalepaşa Hamamı.(Eski Hamam.) Restore edilmiş bu hamamdan başka kale içinde bir de Yeni Hamam diye adlandırılan ikinci bir hamam daha var.Sakız Rüştiyesi de kale içinde Saint Georgios Kilisesi’nin (Eski Cami-Piyale Paşa Camii) avlusunda. Bütün bu eserler yürüme alanı içinde.Bir de biraz uzakça bir yerde, Frenk Mahallesi’nde 1891 yılında İkinci Abdülhamid döneminde yapılmış dikdörtgen planlı -bugün sergi salonu olarak kullanılan- Osmaniye Camii var.
